“Keşke Sana Söyleyebilseydim!”

Bir gün affeder seni Hades; sonsuz kere tepesine taşımaya çalıştığın dağını ve zirvesinde yer açmayan, ret edip, sil baştan en başa yollayan yanıyla; ve ebedi uyumsuz kayanı, şimşekler yollayıp tuz buz eder! Sonsuz döngünden ulaşan duaların, acıların, feryatların ve dahi; aşkın, sadakatin, olsunların kabul görmüştür artık! Zincirin kırılmıştır. Özgürsündür… (Tate McRae‘nin “Slower” adlı şarkısına ait müzik videosuyla okumaya devam edebilirsin.)

Ayağa kalkarsın ve sorarsın: “Ben kayasız ve dağsız şimdi ne yapacağım?“

“Başkalarını çözmeye çalıştıkça kendimi düğümlemişim, haberim yok…”

Charles Bukowski

“Bana gülüyorlar çünkü onlardan farklıyım. Ben de onlara gülüyorum çünkü hepsi aynı!” yazıyordu bir podcast de… Hevesi kursağında kalmış çocuk gibiyim birkaç gündür. Seçtiğim şu müziğimi dinle, önerdiğim bu filmi izle ve iklimin ılıklığına yanaş, balkondan ya da mahallenin en uzak marketine gider gibi yol uzatmalı sokak yürüyüşlerinden… Eminim bir yerlerde kendine rastlarsın!

Asıl mesele; şimdi sen, senle ne yapacaksın?

*Aslı’nın Film Önerisi…

Film adına tıklayarak İmdb Sayfasına ulaşabilirsin!

Dara of Jasenovac (2020) : Film, İkinci Dünya Savaşı sırasında eski Yugoslavya ve Nazi işgali altında olan Hırvat Ustaşa rejimi sırasında “Balkan’ın Auschwitz’i” diye anılan kamp “Jasenovac“da, Balkanlar’daki Holokost sırasında, Dara adlı küçük kızın yaşadıklarını konu alır. Natasa Drakulic tarafından yazılmıştır. Yönetmen Predrag Antonijević  ve Sırp yapımı, tarihi drama filmi tarzında yaratılmıştır. Kurtulanların ifadelerine dayanarak yazılan senaryo ile ilk Bağımsız Hırvatistan eyaletinde Sırp Soykırımına ait savaş suçuna örnek teşkil eder. 130 dakika süren film, kalanların kamptan kaçışının 75. yılını anmak üzere 2020 başlarında gösterimi planlanır ancak Sırbistan’da COVID-19 salgını nedeniyle, Ekim 2020 tarihinde de pandemi ilanı sebebiyle, 2021 ortalarına tekrar ertelenmiş görünür. Mart sonu adaylıklar ilan edilecek olmasına rağmen  En İyi Uluslararası Uzun Metraj Film adayı olacağı belliymiş. Ve Dram kategorisinde, En İyi Film Altın Küre Ödülü adaylığını genç oyuncu Biljana Çekiç gösterilmiş, Sırpların sinema ödüllerine başvuru yapımıdır. Yapımın oyuncuları Biljana Cekic, Zlatan Vidovic, Anja Stanic.

Holokost döneminde Ustase hükümetinin, II. Dünya Savaşı sırasında Almanlar tarafından yaratılmayan veya yönetilmeyen tek uygulamalı ölüm kampı olan tesis; Sırpları, Yahudileri ve Romanları öldürmek ve uygun görülen birkaç çocuğu yeniden eğitmekle görevlendirilmiş. On iki yaşındaki Dara, babasının nerede olduğu bilmeden, annesi ve ağabeyi Ustaşalar tarafından öldürüldüğünde, diğer kardeşi ile birlikte Jasenovac toplama ve imha kampına götürülür. Küçük erkek kardeşini hayatta tutma çabasıyla kendi yaşamıyla sımsıkı bir bağ kurar.

Yapım, Sırp Kültür ve Enformasyon Bakanlığı ve Sırbistan Film Merkezi tarafından desteklenmiş. IMDb‘de derecelendirmek için kampanya başlatılarak Ocak 2021 sonu, 9,4 puanını oylamayla elde etmiş ancak daha gösterime girmemiş ilk film. Yani film, izlemeyenler tarafından puanlandırılmış.

Sistemlerin, kitlesel halk gücüyle nasıl bir sonuç elde edebileceklerini gözler önüne seren bu filmi çok merak ettim. 21. yüzyılda yaşanan soykırım karşısında tüm dünya gözlerini yummuştu. Benim haberim yoktu gerekçesi; beni masum çıkarmaz! Ben, dokuz buçuk puanlı bir filmi seyretmeye hazırlandım bile!

Edit: 5 Şubat tarihinden itibaren sınırlı izlenebilmiş, ben de izleyebildiğimde not eklerim. Balkanlı olmamdan sebep, propagandist bir eser olduğu ilan edilse bile her açının gerçeği çağrıştırdığı inancıyla tarafım. Yaşamadığım, deneyimlemediğim bir gerçeği bilmeye tarafım.

Edit: İzledim nihayet, bu tür yapımlardan fazlasıyla izlediğim için mi bilinmez ama hikaye farklı konu tıpkısının aynısı… Zalimlerin eline güç verince yapacakları kötülük ve çirkinliğin sınırı yok. Kurtuluş ile taçlanan yapımın yitip gidenlere bir feyzi olmuştur umarım. Ve yaşananların geri dönüşü olmamasına rağmen çirkin yürekli insanlar yaşamaya hatta üreyerek genlerini aktarmaya devam ediyorlar. Ve en vahimi de; güzel yüreklilerle çiftleşerek kötülük tohumlarını ebediyete dek yaşatmaya devam eden Lucifer’ı bile utandırmaya devam ediyorlardır eminim… İnsanın insana yaptığının farkında olmaması ne büyük bir vahim. Güzel kalın, genlerinizdeki çirkinliğe rağmen!

“Baktın hayatın tadını çıkaramıyorsun; tadını kaçıranı, hayatından çıkar.”

Bob Marley

Çıkarmak önemli…