Kasım’ın Son Günü ve Cumartesi; Bugün!
Sabahın erken saatlerini en çok severim. Tıpkı yağan kardan sonra ilk adımları atmak gibi gelir. Sanki hiç kimsenin yürümediği bir yere ilk kez ayak basan benmişim gibi gelir. İşte sabahın ilk saatlerinde benim için böyle bir özgürlük ve baştan başlama coşkusu hissettirir.
“Ve daha hiç incinmemişken…”
Gün çok farklı, güneş sanki bir kaç santim soldan doğmuş gibi geldi bana bu sabah… Işığında turkuaz renkler de var gibiydi… Kuşlar sola sola doğru uçuyorlar sanki… Elektronik saat geri geri sayıyor rakamları…
Oysa gece çok bilindik, çok masumdu. Ben uyurken biri evrenin ayarlarıyla oynamış sanırsam! Ya da bir şakanın tam ortasında uyanmış da olabilirim. Aslı’nda rüyamda paralel evrenlere geçip, dönmeyi unutmuş da olabilirim…
Odama serin, hiç solunmamış sabah havasını doldurmak istedim. Pencereyi açtım. Az kalsın bir yunus balkon kapısından içeri atlayacaktı, aniden ayağa fırlamasaydım eğer… Oysa Nimfe (Nymph) olarak gelmemiştim ki bu sefer; yaşama… Bir tuhaflık var!
Spotyfy‘ı açtım, birden sokağın sesi sustu, odamda çıt çıkmaz bir sessizlik doldu. Çok huzur verici. Hatta hafif neşeli bir histi, aşkı ilk hisseden kızlar gibi kıkırdadım. Odamın içinde tavana doğru süzülüyorum…
Kalbim pıt pıt atıyor. Kulaklarım çınlıyor. Bir şeyler oluyor.
İçimden tekrarlıyorum; “Her şey yolunda!”
Akışta kal ve inan bana; “Her şey yoluna girecek!”
“Söz veriyorum!“…
Korkma!
Sakin ol!
Her şey çok güzel olacak!
Gözlerini kapa, derin bir nefes al ve sadece “Kuş ölür, sen uçuşu hatırla!“:
"Kim vurduya gitti aşkımız faili meçhul değilse nefsi müdafaadır… Ellerimizdeki kelepçenin anahtarı sende Kavgamızın tek seyircisi bu şehir Tutunduğumuz tek dal içimizdeki isyandır Söyle sevgilim sen söyle Akan kanımızın hesabını kime soracağız? Kim toplayacak gözyaşlarımızı Kim koyacak sevgiyi içimize Gittik gittik gittik Acılara gittik Keşkelere gittik Ben sana sen bana gittik ... Sonra öğrendik ki dünya yuvarlak, kaldık Sen bağıra bağıra ağlardın ben susardım Sen duvarları yumruklardın duvarlarında ellerinin izleri kan içinde Ben içime içime oyardım kendimi Sen çimenlere yatıp uyuyakalırdın Ben banklara tünemiş uykusuz Sen ot içerdin duman kusardın geceye Ben tek sigaralık ciğerimle öksürüklerde Sen aşka inanmazdın sen inanmazdın Ben maviye inanırdım Boynumdaki yorgun damarların mavisine Beyaz dalgaları omuzlayan deniz mavisine Denizin bittiği yerde başlayan göğün mavisine inanırdım Bi de ensemde ki dövmeye inanırdım Kuş Ölür Sen Uçuşu Hatırla!" Füruğ Ferruhzad
“Her şey yolunda!”
Sadece “Kuş ölür, sen uçuşu hatırla!“
Korkma yüreğim, her şey yolunda!…
Edit: G-Eazy Halsey tarafından seslendirilen “Him and I” adlı şarkının müzik videosunu da dinlerken okursun…

“Alea iacta est!”
Latince bir deyim, ‘Artık zarlar atıldı!‘ anlamında kullanılıyor. Yani dilimizde ‘Ok yaydan çıktı!‘ anlamında kullanılması gibi…
Julius Caesar
- Ama bir şans daha var. Okun gideceği yere varana kadar olan zaman ve saplanacağı yer!
- Hazırım!
- Gele!