Yes-People (2020) : Animasyon Kısa Komedi Filmi
Film adına tıklayarak İmdb Sayfasına ulaşabilirsin!
İskandinav şarkıcı Elly Vilhjálms 1960 yıllarında İzlanda da efsane olmuş “Sveitin Milli Sanda” (Kumlar Arasındaki Ülke) adlı şarkısının tek sözü “ah” ile bütünleştirilmiş “saf sihir” diye yorumlayan yapımcı, tek kelimelik yaşam özetini bu animasyon kısa film ile “İskandinav umudu” tadında bize servis etmiş. The New Yorker linkine tıklayıp, anime ile ilgili şahane yorumunu da okuyabilirsin. İnstagram hikayemde bir kuble “Sveitin Milli Sanda” dinlemek istersen içerik sonunda insta-post‘a tıklayabilirsin.
Yes-People (2020) : Orijinal fil adı Já-Fólkið. 93. Akademi Ödülleri, halk arasında Oscar denilen ve bu yıl “En İyi Kısa Animasyon Filmi” kategorisinde aday gösterilen anime, İzlanda yapımı ve İzlandaca üretilmiştir. 8 dakika sürer. İzlandaca “evet” anlamına gelen “Já ” sözcüğüne giydirilmiş olay örüntüsüyle ekranize edilmiş animasyon kısa filmi komedi türündedir. Yönetmen ve yazarı Gísli Darri Halldórsson‘dır. CAOZ Ltd stüdyolarında üretilmiştir.
Evet, sadece kelimenin semantik vurgusuyla değil bağlamsal olgusuyla da kullanılmış, aynı zamanda bir avuç insanın sıradan yaşantısında basitçe yol alırken, hikayenin sonunu “hayır” ile bitiren Halldórsson‘nın mizahi anlatımı, izleyiciye çelişkili bir keyif de sunar.
“Oysa bazı şeylerin konuşulması gerekiyordu.”
Dostoyevski

İzlanda da bu tuhaf pandemi günlerinden birini yaşayan apartman sakinlerinin evlerine, yaşantılarına, ilişkilerine, duygularına, mahremine bir göz gezdiren yönetmeni ve ekibini ayakta alkışlıyorum. “Evet“.
Üç aileye konuk olduğumuzda, onlar günlük işlerine devam ediyor. Tek kelime ile her hali, vakti, durumu özetlemiş “Já”(evet), günlerimizin tekdüzeliğini ve fakat mizahın, yaşamın her odasından gökyüzüne açılan pencereler gibi hafifleten nefesi getirdiğine tanık oluyoruz Tek ve aynı kelimenin bu kadar çok bağlamda kullanılması ilginçliğinin yanında çok yönlü ve birbirinin yerine kullanılabilir olabileceğinin ispatıyla dolaylı çalışıyor.
“Her gün emrimizde olan esnek zaman; tutkuyla onu genişlettiğimizi hissederken; ilham verdiklerimizle onu daraltır ve alışkanlıklarımızla da geriye kalanları doldurur.”
Marcel Proust
Hazzın güzelliğini ve hatta tadını demeliyim; kızılcık şerbeti yuttuğunda acı damağına vurur. Acının da hazzını özleriz, bol acılı şalgam suyunu garsona sipariş ederiz… Cebimizden ödeyeceğimiz bedeliyle bile isteye üstelik. Aslı’nda hazzın, acısı tatlısı olmaz. An gibi… Bütün gibi… Vardır ve bize düşen; kafaya dikmektir!
“İçinde bir şeyler hayır diyorsa, sen de hayır demelisin.”
Stefan Zweig
Hayır’dır inşallah!
Vesile olur inşallah. 😉
BeğenLiked by 1 kişi
Evetin hayrına! 😉
BeğenLiked by 1 kişi