“Gölgeler ve Yalanlar Gizliyor Seni Benden!”
Yaşadıklarımız ve bu yaşantının içinde tüm tecrübe ettiklerimiz; gerçeğimizi yani dünyamızı oluşturuyor. Kendi yaşamlarımızdan diğer yaşamlara açılan her gözetleme deliğinden gördüklerimiz de, anlamlandırabildiğimiz kadarıyla, hayallerimizin gerçekliğidir.
Aslında iki gerçeklik var; tecrübe ettiğimiz ve gözlemlediğimiz. İkisinin bir birinden keskin sınırlarla ayırmak; bazen imkansız. Hele ki; sosyal mecra dediğimiz bir tavşan deliği varken, girift!
Bir de, deneyimleme fırsatı bulduğumuz ama bizim gerçeğimiz yapamadığımız; şahit olduğumuz yaşamlar var! Ki fırsat bulursak ya da şans verilirse uyum sağlayıp gerçeğimiz haline getirebiliriz.
Eğer, şahit olduğumuz ve kıyısından da nefes almamıza izin verilen o yaşamlara adım atabildiğimiz kadarıyla, tüm sınırlarını bilmediğimiz halde, yaşamaya can attığımız hayatlara özenir, gerçeğimiz yapmaya çalışırsak; içinde varlığımızı devam ettirebildiğimiz ölçüde değerli hissedebiliriz bile.
Ve insan, uyum sağlayan bir canlı olduğundan; daima dünyalar yaratır, bozar, tekrar yaratır. Jenerik aktığında ekranda, anlarız ki bu filmin sonu gelmiştir. Ve bu her zaman yeni bir filme başlama şansını da vermeyebilir.
Ve fakat, bir de verirse; ve eğer bir de arzu ettiğimiz, hayalini kurduğumuz gerçeklikse: Daima o sahnenin bir köşesinde olmak için can atar konuma sürükleniriz.
Hissediyorum: Yeni bir sahne dekore ediliyor benim için…
Ya sen? Senin için de fon hazırlandığını duyumsuyor musun? Kimle veya nerede olduğu tasarlanırken, yazara ilham olacak bazı ip uçlarını verebildin mi? Zamandan ve öğretilenlerden bağımsız, kurgulayabilir misin? Benim için ya da kendin için hatta bizim için böyle bir gerçekliği yaratma cesaretin var mı?
Yalanlar ve gölgeler olmadan, apaçık, samimi ve net; arzuladığın yaşamı benimle paylaşmaya ne dersin?
*Aslı nın Film Seçimi…
(Film adı üzerine tıklarsan İmdb sayfasına gidersin!)
Room (2015) : 2015 yapımı, dram ve gerilim tarzında film 118 dakikadır. Emma Donoghue’nun yazdığı aynı isimli romanından uyarlamadır.
Adaylıkları ve ödülleri olan bu filmin tuhaf bir psikolojisi olan rahatsız hissedilecek yönü yüzünden dikkatli olunmalıdır. Oğlu ile 7 yıl, 10X10 metrelik bir odada; kaçırıldığı için esir olarak yaşamak zorunda kalışlarının hikayesi anlatılır. Mutlu sonlu biten filmin mutluluk ve son kısmı tartışılır. Türkçeye “Gizli Dünya” olarak çevrilmiştir.
Bir deneyin derim! Kitap 42 dile çevrilmiş ve yayınlandığı yıl (2010) uluslararası en çok satanlar listesine girmiş, link olarak orijinal sitesini bıraktım.
Beni ve gerçekliğimi sorgulattı; sıra sende!

Yalan söylememek değil, gerçeği gizlememekmiş marifet … Yüreğini elime koyduğunda anladım! ”Sana ihtiyacım var, gel!” diyebilmekmiş güçlü olmak … Sana ”Git” dediğimde anladım…
Can Yücel…
Anlamış olmam da önemli!
Bu filmi Salt Galata’nın acayip karamsar bir salonunda izlemiştik, aşırı duygusal arkadaşımla. Günlerce psikolojisi bozulmuştu. Filmi kaç kez yarıda kesip çıkmak istedi. Ben izleyeceğim konusunda ısrar edince mecbur bitirmişti filmi. Anısı böyle. Filme gelince izlenmesi zor, bana öğretti yıllarca alışılagelmiş davranış ve düzenin sonrasında kadının yeni hayata adapte olabilmesi idi. Birde aşırı nezaketin bazen insanların başına ne çoraplar öreceğini de vurguluyor. Kaçıran adam adres soruyordu sanırım ya da köpeği ile ilgili bir şey vardı orada tanımadığı halde nezaketen adama yardim ediyordu ( rahat 4 yıl olmuştur izleyeli) sonra ailesini suçluyor beni yabancı insanlara karşı daha katı yetiştirebilirdiniz diyor. Biraz neşelen be Aslım bak sana ne önereceğim ((:
BeğenLiked by 2 people
Eksik olmuş anlatımım kadın o hayattan çıktıktan yani kurtulduktan sonra yeni yaşamına uyum sağlayamıyor. Çocuğuna ailesine yatağına evine her şeye karşı yabancılık çekiyor. Çocuk için hayat umud vaad ederken anne içim işler zorlaşıyor.
BeğenLiked by 2 people
Thelma ve Louise eğer izlemediysen neşelen ve hareketlen ((:
BeğenLiked by 2 people
Bu konuda çok iyisin… Benim hafıza balıkgillerden! 😉 Hadi söyleee… ne ne?
BeğenLiked by 1 kişi
Evet, öyle bir nokta ki; mücadele ederken ve esirken, hayat ve insanlar için akmış hayat! Bu çok vahim. Ve kırılma noktası da; röportaj yapan kadın soruyor: Neden bebeğin normal bir hayatı olsun diye bırakmadınız? Kendine güç için onu kullandınız… gibiydi. Yani yaşarken taraflıyız. ki aslında herkes kendine taraf! Çok yoğun bir sürü şablonlara da rastladım pek tabi… Yüreğine sağlık bu arada!
BeğenLiked by 1 kişi
Fountain i atlayıp geçmiştim Room a… Hafızası kevgir biri için eski yeni yok ki.. 😉 Sanki Kaynak ı da seyrettim ama sonuna doğru Aaa derim muhtemel! Thelma ve Louise: bir çok kez seyrettim ama sen önermişsin, dehal! 🙂
BeğenLiked by 1 kişi
Dramatik olsa izleme derdim. Ama yerinde durdurmayan tiplerden o onun için izlenebilir ((: film boyunca sordum ben hangisine yakınım diye sonunda buldum ama şimdi söylemim ((:
BeğenLiked by 1 kişi
Söyleme, iki deli kadın ve yenilmektense… diye öyle hatırlıyorum. O halde bekle beni bebeğim! 😉
BeğenLiked by 1 kişi