Buz Gibi Soğuk Bu Kış Gününde, Üstelik Günlerden Cuma ve Şubatın 7’si…
Hassas ve kırılganım iki gündür.
Kelimeler, cümlelere ve sorulara dönüşüyor zihnimde. Bu iyiye alamet olsa bari…
Yolumun doğru veya benim yolum olup olmadığını sorgulamaya başladım. Evrenden bu konuda yardım almam gerekiyor. Eğer devam etmem uygun ise beni destekleyerek, sırtımda gücünü hissettirsin!
Omuzlarım çökük… Omurgam eğildi…
Yağmurda sümüklerimi çeke çeke, ulu orta ağladım.
Sebebini ben bile bilmiyorum.
Neden burada olduğumu bilmiyorum. Nereye gitmem gerektiğini bilmiyorum. Nereye gitmek istediğimden de emin değilim.
Korkuyorum.
Varlığım Bile Ağır Geliyor Anıma!
Bir mucizeye ihtiyacım var. Ne olursa, nere olursa, kim olursa, nasıl bir son ya da başlangıçsa da! Olsun…
Pazar sabahı dolunay var ve ben sanırım tüm enerjim ile oraya akıyorum.
Sürüklenmeme izin verdim.
Hiç bir şey yapmak içimden gelmiyor.
“Pazar Öğleden Sonrası Şiir Yazan Bir Robot Olmak İstiyorum…”
Edit: Film adına tıklayarak, film önerime ve o içeriğe ulaşırsın. Pazar Sabahı Dolunay yazan mavi kelimeler de bugünden devrilen yarına kavuşturan yazının linkini açar! Son cümle, seçtiğim müzik sözünden alıntıdır. Gelecekte bir gün yine arzulayacağım gibi… Mesela 11 ay sonra tam da bugün Robot filmini izleyip, bizim için bir içerik daha yazmışım gibi tüm aynada sadece kendime bakar ve anlarım; yokluğunu…

” Bana gelince; Ben dümdüz giderken, birden sana kıvrılan bir yol gibiyim…”
İlhan Berk…
Yolun, yolum olsa ya…
Ve o yolun sonunda acaba seni bulabilecek miyim şüphesiyle dolu harflerimin içi?
BeğenLiked by 1 kişi
Sadece yol var, başlangıç ve son bizim illüzyonumuz! Bir de yolcu ve yolculuk var. Devam edelim mi?👒
BeğenBeğen