
“Belki O Zaman Evcilleşir ve Kalmayı Öğrenirdin.”
Kendim ile tanışıp bizi çözmeye kalkınca seni bildim! Seni bilince beni anladım. Seni anlayınca beni çözdüm. Kendim ile tanışmama, anlamama, sevmeme neden olan sen, bu kavramsal uyumsuzluğumun, krizlerinin nedeni olan… Öz-değerim, öz-sevgim, öz-saygım gibi özüm ile ilgili değerleri keşfetmeme sebep oldun. Bu sefer ki macera, değerlerimi/sınırlarımı bilmeyi seçmekti. Ders zordu, umarım sınavı vermişimdir.
Seninle dönüşmeyi, değişmeyi, gelişmeyi çok seviyorum. Bu paketin acısızı yok mu sahi? Şöyle kolay ve keyif vereni! Ki bizi var eden asıl gerçeğin üzerinde çalışıyorum hala… Çünkü artık “çözülme zamanı” geldi. Asıl konu biz’di ya! Güç pelerinlerimizi takarak kalmak ya da gitmek zamanı… Kaçacak tek adım toprak kalmadı Küheylan!
“Koşmana bak sen, çatlarsan seni doğuran kısrak utansın!”
Mitlerde ki karşılığını buldum ararken kendimi, yargısızca anlamaya çabalamak çok yordu beni. Yorgunum Dionysus (*), merak edersen mitinin üstüne tıklayıp oku kendini.
Rastladığım bu şiire benzerliğimizi buraya yazmak isterken rastladım mitine, kendi kalbimin ateşini ararken hem de… Şiir ve arketip hediyem olsun dönüşme serüveninde!
Belki hepsi şarabın esrikliğinden, senden ya da öz-benden! Umalım hesap olsun bu defa bizden…
“Bilseydim“
Suçlu hissediyorum kendimi,
Seni ne kadar zorladığımı fark edince.
Ne kadar bencilmişim diyorum,
Seni, senin pahana kendi yaşamıma katmaya çalıştığımı düşününce.
Bilseydim ne kadar incinmiş olduğunu,
Kırıldığın yerlerden onarılmadığını,
Zamansız benim ol der miydim?
Daha kendinin bile olmamışken,
Kişisel sınırlarına gaddarca girilmiş,
Kurduğun duygusal bağlar senden zalimce koparılmışken,
Talep eder miydim bunu senden?
Anlamadım seni,
Göremedim yaşadıklarının üzerinde bıraktığı geçmez lekeyi.
Yaptığın her şeyi kendime yordum.
Bilemedim, benim olamaman daha kendine ait olamamandanmış.
Yaklaşmamdan kaçınman, kırılmaktan sakınmandanmış.
Bilseydim zorlamazdım hiç.
Beklerdim beklettiğin kadar.
İçin daralınca kaçmak istersin diye kapıları hep açık tutardım.
Belki gelirsin diye ise kapamazdım onları ardından.
Kilitsiz yaşardım belki de,
İstediğin zaman gel, zorlanınca git diye.
Belki o şekilde güvenirdin bana.
Belki o zaman evcilleşir ve kalmayı öğrenirdin.
Belki benim olmazdın hiç ama en azından benimle olurdun.
Seni bilmeden sevdim.
Ah bir bilseydim.
– Celal Aydemir–
Biz bu senaryoda birbirimize aynaydık ya; karıştı toprak toprağa, küller küllere, toz toza! Gücün yeter mi çöple samanı ayırmaya?
Aslı’nın Bekleyişi…
“Gözler kördür. İnsan ancak yüreğiyle baktığı zaman gerçeği görebilir.”
Küçük Prens Kitabından…
Görünenin ardında ki görünmeyen!
Dionysos ile ilgili detaylı bilgi yunanmitolojisi.com sitesinden bağlantı verilerek, ismin üzerine tıklayarak kısa yoldan sayfaya yönlendirilirsiniz. Keyifli Ağustos ve yazlar, sevgiyle.
BeğenLiked by 1 kişi