Ne Tuhaf Bir Hafta Sonuydu.

Aslı’nda çok da tuhaf bir yıl olmuştu işin komiği… Komik olamayacak kadar hızlı, çarpıcı ve sıra dışıydı bir anlamda da Aslı’nda…

Neyse ne!? Biliyorsun, en güzel ve en kötü şeyler çabuk biter! Ve normale döner her şey… Maalesef böyle!

Pazartesi sabahı midemde hafif bir bulantı var. Sebebi muhtemel havalar… Hasta olmayı kimse sevmez elbette…Ben bazen seviyorum, öyle amaçsız ama geçerli bir bahanenin arkasında hiç yataktan çıkmamayı…

“Pusula!”  demiştin, sadece bir cevaba ihtiyacım  olduğunda, gerçek soruyu gizleyerek sorduğum gelişi güzel sorunun; yanıtına!

Evet! Sana, beni bulmak için. .. Ve bana da yolu bulmak için en çok ihtiyacımız olan tek şey bir pusula, gerçekten de!

Şimdi ne yapacağız?

Her hasta olduğumda istediğim tek şey beni iyileştirene dek gözünün önünden ayırmaman!  Oysa sen beni o kadar sık kaybediyorsun ki?! Nasıl çıkacak bu karanlıklar aydınlığa?

Bazen bir bayrak gibi hissediyorum kendimi, senin elinde. Ve sen bir bayrak koşusunda en Önde!  Sevinmem gerek biliyorum ama finiş çizgisine geldiğimde, beni verecekmişsin gibi sıradakine?..!…

Edit: Halsey You “Should Be Sad” müzik videosudur.

-Kolundaki yaralar?

-Tutunurken öyle oldu Olric.

-Ya yüreğinde ki yaralar efendim?

-Tutulurken öyle oldu Olric.

-Peki ya gözlerinde ki suskunluk ne efendim?

-Hiç dokunma, sus Olric!”

Tutunamayanlar – Oğuz Atay

Sus Olric.