“Gerçekten de Hazırız Artık, Hadi Bir Şeyler Olsun ve Hayatımız Değişsin!”
Coşkulu ve neşeli hissettiğim, pasparlak ve hafif de ısıtan güz güneşi odamda… Duvarlarda ve parkede ışıldıyor. Ve yukarıda paylaştığım müziğin melodileri onbininci kez yüreğime sevinç veriyor. Hatta o gitarın tınısı…
Aşk gibi bir şey oldu içimde! Ama kimse bilmedi!
Bu mısraları biraz değiştirmiş olabilirim… 😉
Günün enerjisiyle, bedenim bile ritim tutuyor. Zihnim fazla hızlanmış… Fakat ruhum sakin, huzurlu. İşte böyle anlar yaşanmalı… Tek başınalıkta veya biz başınalıkta…
Özgür olmak bu!
Sonucu, yolu ve hesabı yapmadan, bu hisse odaklandım! Ve önümde zilyon seçenek! Acelem yok, ilahi sistemin onayladığı yola adımımı atarım ancak. Bu yüzden sadece kendimi akışa bırakıyorum. Yolum olan girdap, beni içine çekecek ve sürpriz!
Hatta öyle ki, ne olacağına ya da kimle olacağıma odaklı değilim. Bu enerjide, bu huzurda ve bu gülümsemede kalayım; gelene razı, gidene mazi…
İşte bu özgürlük!
Her şey olabilirim, her şey olabilir. Ve ben olacak her şeye razıyım! Nasibime razı!
Madem ki arzum, nasibim değil.
“Her seçim bir vaz geçiştir!”
Kıyamadığım vaz geçmeleri yaşayacak kadar muhteşem enerjiler sarsın etrafımı ve bir an bile ardıma bakmayayım.
“Can you comethru! “
Gittiğim yol, varmak istediğim yuva olsun! Ve yolda ve atacağım adımda, geçmişe tek kuruş borcum olmasın! Tüm hak edişlerimi alıp, kapanışlarımı yaptığım ve yüreğimi, zihnimi, ruhumu yanıma katıp, attığım adım ile yollar açılsın önümde…
Gözüm, gördüğü gerçekten; kulağım, fısıldayan sesten; burnum, aldığı kokudan; dilim, tattığı lezzetten; tenim, dokunduğu hazdan memnun olsun, tam hissetsin!
“İşte bu!” desin zihnim… “Evet, bu!” desin ruhum… “Her şey bunun içinmiş!” desin yüreğim… “Durma, devam et!” diye inlesin bedenim…
Kendimi bulmak, kendimle barışmak, kendimi sevmelere doyamamak… İçimde ki neşeye kavuşmak, bu! Sevgide olmak! Güvende olmak!
Hayatın kendisi olmak! Güçlü değil, gücün kendisi olmak!
Yol olmak, aşk olmak, ışık olmak!
Ben de olmak! Benim olanla olmak! Benle olmak!
Ol’mak!
Ol!
Edit: Resim bir kaç gün önce karaladığım, tükenmez kalem ile olmasından bile hoşnut olduğum bir an, bu yazıyı doğurmuş oldu!

“Kendine yük olan her şeyi unutmayı becerebilen kadınlardan O. En azından şimdiye kadar öyle oldu. ”
Murathan Mungandan…
Balık hafızamı açıklar gibiydi sanki…