“Neden gitmesine izin vermiyorsun?”
Bu melankoli beni besliyor ya da çok eski yaralarımı iyileştiriyor. Belki de sırf bu yüzden sana tutunmaya daha doğrusu sana hissettiklerime tutunmaya devam ediyor olabilir miyim? O eski yaraları iyileştirmek için… Acıyı hissetmek, o eski yaraları tekrar ve tekrar kanatarak sevdiğimi sana ya da bana ispat etmeye çalışıyor da olabilirim. Çünkü sevginin bende ki iz düşümü; acıya denk geliyor! Acıyı terk etmek sevgi’ye ihanet etmek gibi…
İşte bu yüzden, “arafta yaşıyorum!”
Haz bu! Yüksek dozda sevgiyi sadece acı ile kombinelenmiş şeklinde yutmuşum. Sanırım sırf bu yüzden yanına bu jalapeno’yu koyarak tüketmeye çalışıyordum! Bu çok leziz…
Ey yaşlı ruh, doktorum artık acı tüketmemi yasakladı. İyileşmek için sevgiyi sade tüketmeliymişim… Çeşni olarak da neşe keyif , coşku kullana bilirmişim. Bu kimyasalların birleşimine “aşk ilişkisi” deniyormuş. İki kişi aynı anda yerse olabiliyormuş, tek kişilik olunca acılaşıyormuş ve mideye çok zararlıymış.
Yani, sonuç: Ya beraber yiyecez bu mereti ya da …
Deneyimleye bileceğim tek gıda artık: Acısız sevgi!
Küheylan’a…